Yas ve kayıp nedir?

Sizin Hiç Babanız Öldü mü?

“Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü, kör oldum.”

Ölümün o kör eden acısı, insanı elbet bir gün gelip buluyor. Peki ölüm karşısında savunmasız
olan insanoğlu, ölümü nasıl karşılıyor? Ya da karşılayabiliyor mu?

Ölüm, dünya yaşamının sonunu temsil eden ve yaşanması kaçınılmaz olan soyut bir gerçek.
Ölümün doğurduğu bir sonuç olan yas ise en az ölüm kadar yaşanılması gereken bir süreç.

Yas Nedir, Nasıl Yaşanır?

Yas, sevilen bir kişinin kaybından sonra yaşanılan süreç olarak adlandırılabilir. Sevdiğimiz
birini kaybedince yaşadığımız üzüntü, çaresizlik, isyan, kaygı ve çok boyutlu karmaşık
duygular sürecidir. Ve yas, kişiden kişiye değişmekle beraber aynı kişi üzerinde de
değişkenlik gösteren ortalama 6 aylık bir süreçtir. Kimileri ölümü daha güçlü
karşılayabiliyorken kimileri bu yas sürecinde psikolojik olarak daha zor bir süreç yaşayabilir.
Yas sürecinin, insanın ölümü nasıl algıladığı ve karşıladığıyla ilgili yakından bir alakası
vardır. Mesela ölümü kabullenmiş biri, daha soğukkanlı olabiliyorken, ölümü
kabullenemeyen biri, duygusal olarak daha çökkün bir süreç yaşar. İnançla bağlantılı olarak
ölen kişinin yok olduğuna inanan bir insan, bu süreçte daha çok zorlanırken, ölümün bir son
olmadığına, aslında ebediyete göç olduğuna ya da ölen kişinin cennetle vuslatına inanan biri,
sevdiği kişinin ölümünü daha çok metanetle karşılayacaktır.
Yas süreci, zamanında ve gerektiği gibi yaşanmadığında sonradan bireyin ruh sağlığında çok
büyük sorunlar ortaya çıkabilir. Bu yüzden yasın zamanında ve olması gerektiği gibi
yaşanması kayıp yaşayanlar için oldukça önemlidir.

yas nedir?

Yasın Evreleri

  1. İnkar; bir yakınını kaybeden bireyler, ilk etapta bunu inkar etme metodunu uygular. Aslında bu bir savunma mekanizmasıdır ve normaldir. Vefat eden kişi sanki bir yerden çıkıp gelecekmiş gibi hisseder. Fakat bu inkar, belli bir süre sonra sona ermezse durum kronikleşir ve bireyin ruh sağlığında ciddi sorunlar oluşur.
  2. Öfke; inkarın sona ermesiyle başlayan öfke süreci, aslında ölümün artık inkar edilememesinin bir sonucudur. Bu aşamada öfkeyle ‘neden’ sorusu sorulur. “Neden o öldü, neden beni bırakıp gitti?” gibi sorulara öfkeyle cevap aranır.
  3. Pazarlık/Uzlaşma; ölümün ertelenebileceği düşüncesinin doğduğu, yaşamak için iç hesapların yapıldığı evredir.
  4. Depresyon; kaybedilen kişinin ölümünün kabullenildiği bu süreçte daha çok ağlamalar, içe kapanmalar, çevreden uzaklaşmalar görülür. Bu süreçte yası yaşayan kişiyi neşelendirmeye çalışmanın yanlış olduğu söylenmektedir. Bu evreyi yaşamanın genel yas süreci için önemli olduğu bilinmektedir.
  5. Kabullenme; Bu evrede ise birey, ölümün bir kader olduğunu kavrar ve ölümü tamamen kabullenir. Yas tutan kişinin, yavaş yavaş hayatın akışına kapıldığı son basamaktır.

Sevilen birini kaybetmek, taşınması oldukça zor bir yük. Sevdiklerimizi kaybetmenin, aynı
zamanda kendi ölümümüzü düşünmenin verdiği o ağırlık ve o karmaşık duyguları yaşamak
insanoğlu için bir hayli zor.

Bu zor süreçte olması gereken, yukarıda bahsettiğimiz maddeleri adım adım ve sindirerek
yaşamaktır. Böylelikle yas sürecimiz olması gerektiği gibi yaşanır ve hayatımızda sadece
zamana zaman hatırlayacağımız bir anı olarak kalır.

Bu sürece farklı bir pencereden bakacak olursak şöyle de diyebiliriz:
Hepimiz, bir hikayeye ve bu hikayede kahramanlara sahibiz. Hayatımızı bir hikaye,
kahramanları ise hayatımızda olan sevdiğimiz kişiler olarak düşünebiliriz. Şimdi de
gözünüzde hikayenizi çerçeve haline getirin. Çok sevdiğiniz birini kaybettiğinizde bu çerçeve
sarsılır. Ama önemli olan o çerçeveyi yere düşürmemektir. Çerçevenizden bir kahraman
eksildiğini kabullenmek ve hayatınıza bu şekilde devam edebilmek, çerçevenizin yere
düşmesini engeller.

YASINIZDA YALNIZ DEĞİLSİNİZ!

Herkes için oldukça zor olan bu yas ne var ki yalnızca bir süreç. Yani her acı gibi gelip
geçici! Fakat her ne kadar geçici de olsa birçoğumuz için ağır ve iz bırakan bir süreç.
Tüm zor zamanlarımızda olduğu gibi muhakkak ki yas dönemimizde de sevdiklerimiz en
büyük destekçimiz. Fakat yine de bir şeylerin eksik olduğunu söyleyebilirsiniz.
Kimileri için bu destek yeterli olabiliyorken kimileri için bir şeyler eksik kalabiliyor. Ve
süreç daha da zorlu geçiyor. Yakınlarımızın desteği sürekli bizimle olsa da unutmamalıyız ki
böylesine zorlu bir süreçte, profesyonel bir destek almak çok daha etkili olacaktır.
Yalnız değilsiniz, uzmanlarımız her daim yanınızda! Yas danışmanlığı bu süreçte size iyi gelecektir.

Yazar: Ahsen Şeyda BULUT

Sonra ki yazımızı inceleyin Öğrenme Çeşitleri

5 14 oy
YAZI PUANI
Abone
Bildir
guest
8 Yorum
En Çok Oylanan
En yeni En eski
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları görüntüle